Test ve Devreye Alma Hizmetleri kapsamında, yeni tesis edilmiş veya hali hazırda işletmede bulunan enerji tesisleri için, YG kademesinde Primer & Sekonder Testler, AG kademesinde  Elektrik İç Tesisleri Denetimi, Toprak Çevrim Empedansı, Toprak Özgül Direnci, Yıldırımlık tesisatı kontrol ve  ölçümleri, izolasyon ve dayanım testlerini uzman teknik personelimiz ile yerel ve uluslararası standartlara uygun olarak son teknolojiye sahip cihazlarımız ile mühendislik hizmetleri sunmaktayız.

TOPRAKLAMA ÖLÇÜMÜ
Elektrik Tesisi Topraklama Yönetmeliği ve Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği ile İş Ekipmanlarının Kullanımı Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmelik ile İşyeri Bina ve Eklentilerinde Sağlık ve Güvenlik Önlemlerine İlişkin Yönetmelik çerçevesinde gerçekleştirilmektedir.

“Elektrik Çarpması” olarak adlandıralan tehlike çalışanlarınız ve makinalarınız için tehlikeli bir durumdur. Ve ayrıca yangın çıkma ihtimalini de doğurur.

İnsanların ve diğer canlıların elektrik çarpması olayı etkisinde kalmaları için vücutlarının iki ayrı noktasının farklı elektriksel potansiyellerde olması ve bu sebeple üzerlerinden akım geçmesi gerekir. Bir kişinin gerilim altındaki tesis bölümlerine dokunması doğrudan veya dolaylı yollardan olabilir. Doğrudan dokunmaya karşı alınan önlemler yapısal ve mekanik önlemler  ile  yalıtma olarak özetlenebilir.

Topraklama; Elektrikli işletme araçlarının (generatör, transformatör, motor, kesici, ayırıcı, direk, aydınlatma armatürü, buz dolabı, çamaşır makinası v.b.) aktif olmayan (normal işletmede gerilim altında olmayan) metal kısımlarının bir iletken üzerinden toprakla birleştirilmesidir.

Koruma Topraklaması
İşletme araçlarının aktif olmayan yani normalde üzerinden akım geçmeyen kısımlarının topraklanmasıdır. Elektriksel cihazlardaki olası bir kaçak gövdeye sıçrayabileceğinden gövdenin topraklanması da gereklidir. İnsanların temas etmesi olası tüm metal yüzeylere koruma topraklaması yapılmalıdır. Ölçülen toprak direnci 5 Ohm’un altında olmalıdır. Motorların metal gövdeleri, yürüyen merdivenler gibi metal barındıran aletlere koruma topraklaması yapılmalıdır.

İşletme Topraklaması
İşletme aktif bölümlerinin ve sıfır iletkeninin topraklanması işlemidir. Topraklama devresine direnç koymadan yapılan dirençsiz işletme topraklaması ve orta gerilim sistemlerde uygulanan bir direnç üzerinden uygulanan dirençli işletme topraklaması olarak iki farklı tipi vardır. İşletme topraklaması yapılacak bölgede toprak direnci 2 Ohm altında olmalıdır.

Fonksiyon (yıldırım) topraklaması
Bir işletim tesisinin belli bir fonksiyonu yerine getirmesi için yapılan topraklama çeşididir. Direnç değer 10 ohm altında olmalıdır. Yıldırım topraklaması, raylı sistem topraklaması, zayıf akım ekipmanlarının topraklanması gibi amaçlarla yapılır.

Elektrik Tesisatı Uygunluk Kontrolü
Elektrik iç tesisatının kontrolü Elektrik Mühendisleri Odası(EMO) tarafından yetkilendirilmiş Elektrik Mühendisleri tarafından yapılmakta ve elektrik tesisatının uygunluğuna yönelik kontrol raporları hazırlanmaktadır.
Elektrik iç tesisatı periyodik kontrol raporları ilgili iş sağlığı ve güvenliği mevzuatlarına uygun olarak hazırlanmaktadır. Elektrik iç tesisatı periyodik kontrol raporlarımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı denetçileri tarafından gerçekleştirilen iş güvenliği denetimlerinde geçerli raporlardır.

Elektrik periyodik kontrolü yapılırken iş sağlığı ve güvenliği bakımından aşağıdaki noktaların kontrolleri gerçekleştirilmektedir:

Sigorta Kutuları
Makine ve ekipman elektrik hatları
Jeneratör, Kompresör, Hidrofor Pompaları vb. statik noktalar
Ana Dağıtım Panosu ve Tali Panolar
Prizler
Paratoner ve Yıldırımdan Korunma tesisleri

Ölçüm ve Raporlama kapsamında verdiğimiz hizmetler;
Paratoner ölçümü, tesisat kontrolü, ve raporlanması

Paratoner topraklama ölçümü, paratoner topraklama raporu, koruma borusu kontrolleri, indirme iletkenleri kontrolleri, muayene klemensi kontrolleri, çatı üstü kontrollerini içeren işlemlerin İSG mevzuat kriterlerine uygun olarak kalibrasyonlu ölçüm cihazları kullanılarak gerçekleştirilmesidir. Paratonerlerin topraklama direnç değerlerinin ölçümleri ile ilgili yönetmelikte belirtildiği üzere yılda 1 kere olmak şartıyla periyodik(yıllık) olarak ölçülüp raporlanması gerekir.

Elektrik Tesisat Kontrolü (Tesisat Muayene),
Enerji Kalitesi Ölçüm ve Raporlama,
Termal Kamera Ölçüm ve Raporlama
Koruma Röleleri Röle Ayar / Koordinasyon / Test,
Topraklama Ölçümü, Topraklama Raporu,
Hata Akımı Koruma Düzenleri (RCD) Ölçümleri ve Raporlaması,
Süreklilik Testleri,
Elektrik İç Tesisat Muayene Raporu ( Elektrik İç Tesisat Uygunluk Raporu)

Elektrik tesisatı kontrol raporu hazırlanması için; tesiste bulunan tüm dağıtım, tali, aydınlatma panoları, enerji kablo tavaları, tüm makine ve motorlar, anahtar ve prizler, priz kombinasyon kutuları, aydınlatma armatürleri, tesiste yapılmış diğer ölçüm raporları olmak üzere tesisin genel itibariyle tüm elektrik tesisatı periyodik kontrolü yapılır. Elektrik iç tesisat raporu elektrik tesisatının düzgünlüğünü belirten bir rapor olup İş Güvenliği ve İlgili yönetmeliklerde belirtildiği üzere periyodik olarak yılda 1 kere yapılması zorunludur. Uygunsuzluk saptanmayan tesislere, tesisat uygunluk raporu (Elektrik tesisatı uygunluk belgesi) verilir.

Termal Kamera Ölçümü
Görüntüleme yöntemi olarak gözle görülmeyen IR enerjiyi (ısıyı) esas alan ve elektrik sektöründe, elektriksel problemlerin tespitinde kullanılan görüntüleme sistemidir. Elektrik akımının geçişi sırasında materyallerde oluşan ısınma termal kameralar ile gözlenerek problem tespiti kolaylıkla yapılabilir.

Güç trafoları termal görüntüleme kameralarıyla sık sık kontrol edilmelidir. Gerçek sorun ortaya çıkmadan önce gerekirse düzeltici önlemler alınabilmesi için soğutma kanatları, yüksek voltajlı bağlantıları, enerji kayıpları ve kötü yalıtım ve elektrik kaçakları belirlenebilir. Potansiyel sorun alanları, termal gördükleri açıkça gösterilir.

Termal görüntüleme, çoğu zaman çıplak gözle görülmeyen anormallikleri saptayarak, masraflı sistem arızaları ortaya çıkmadan düzeltici önlem alınmasına olanak verir. Termal görüntüleme kameraları, elektrik denetimleri için yaygın olarak kullanılır.

Enerji Analizi Ölçümü
İnsanoğlunun yaşamında enerji gereksinimi her zaman var olmuştur. Çok çeşitli enerji türleri içerisinde bugüne kadar en çok kullanılan enerji, insan yaşamına sağladığı katkılar nedeniyle elektrik enerjisidir. İnsanoğlu tarafından sürekli kullanılmakta olan bu enerji türünün bazı problemleri de halen aşılamamış görünmektedir. Örneğin, elektrik enerjisi ekonomik olarak depolanamamakta ve kullanım esnasında kalitesi tamamen güvence altına alınamamaktadır.

Günümüzde elektrik enerjisine olan talepteki artış, daha güvenilir ve daha kaliteli bir enerji kavramını ortaya çıkarmıştır. Bu konu elektrik mühendisliğinde ”Güç Kalitesi” veya “Elektrik Enerji Kalitesi” olarak yerini almış, üzerinde yapılan çalışmalarla öneminden söz ettirmiştir.

Şekil.1 Klasik elektrik enerjisi üretim, iletim, dağıtım ve tüketim sistemi

Tüm alanlarda olduğu gibi elektrik enerjisinde de toplam kalite çok önemlidir. Enerji kalitesine yaklaşım üretici, iletici, dağıtıcı ve tüketici firma arasındaki bir ekip çalışması ile sağlanabileceğinden, her birinin sorumluluklarını bilmesi ve yerine getirmeye çalışması gerekmektedir.

Elektrik enerjisi bir ürün olarak değerlendirilmeli ve belirli kalite kriterlerini sağlamalıdır. Enerji ve sistem kapasitesinin optimum kullanılmasını sağlamak için, enerji kalitesi problemleri giderilmeli ve kalitesizliğe neden olan problemler kaynağında çözülmelidir. Bozucu etkiler üretim, iletim, dağıtım ve tüketici girişlerinde kaydedilmelidir. Sistemde kalitesizliklerden dolayı elde edilen veriler uzmanlar tarafın-dan analiz edilmelidir.

Kaliteli bir elektrik enerjisi sağlayabilmek için;

Enerjinin sürekliliği (kararlı hal),
Gerilim ve frekansın sabitliği,
Güç faktörünün bire yakınlığı,
Faz gerilimlerinin dengeli olması,
Akım ve gerilimdeki harmonik miktarlarının belirli değerlerde kalması
gibi bir takım kriterlerin gözönüne alınması gereklidir.

Enerji kalitesinin ekonomik etkisi gözardı edilemeyecek seviyededir. Avrupa Birliği ülkelerinde yapılan bir araştırmada, elektrik enerjisi kalite problemlerinin endüstride ve ticari alanlarda meydana getirdiği zararın yılda 10 Milyar Euro olduğu tahmin edilmektedir. Kalite problemlerinin giderilmesi için yapılan harcamalar ise tahminen bu rakamın %5’i civarındadır.

Enerji kalite çalışmalarında bir takım tanımlamalar ve standart değer-lerin bulunması kaçınılmazdır. Enerji kalitesi ile ilgili sınırlayıcı bir standardın olmaması durumunda, elektrik enerjisi üreticisi ve tüketi-cisi arasında kabul edilen kaliteli enerji tanımında farklılıklar görü-lebilmektedir. Güç kalitesi, tüketici odaklı olan bir konudur ve bakış açısı olarak son kullanıcı temel alınmalıdır. Bu yüzden, güç kalitesi için şu ifade kullanılabilir: Gerilim, akım veya frekans değişimleri, tüketicinin donanımında arızaya veya kötü işletmeye yol açtığında güç kalitesi problemi ortaya çıkar. Bir başka deyişle, güç kalitesi sorunu “Kullanıcı aletlerinin yanlış veya hiç çalışmamasına neden olacak gerilim, akım ve frekanstaki değişmeler” olarak tanımlanabilir.

Yıldırımdan Korunma Tesisat Kontrolü

Doğadaki hava koşullarını, yıldırım boşalmalarını önleyebilecek derecede değiştirme yeteneğine sahip aygıtlar ve  yöntemler yoktur. Yapılara, yapıların yakınına veya yapılara bağlı hizmet tesisatlarına isabet eden yıldırımlar, insanlar, yapılar, yapıların içindekiler ve  hizmet tesisatları için tehlikelidir. Yıldırım, heyecan verici ve ilginç  olaylardan biridir. Dünya üzerinde değişik  coğrafi konumlarda, farklı sıklıklarda ve  genliklerde dakikada ortalama 1800 adet yıldırım oluşmaktadır. Örneğin, yerkürenin  kutuplarında yıldırım oluşmazken, ekvator  bölgesinde yılın birçok günü yıldırım oluşmaktadır .
Günümüzde yaygın olarak kullanılan yıldırıma karsı koruma sistemlerinin  performansları, teorik ve gerçekleştirilen deneysel çalışmalarla ortaya konmaya  çalışılmıştır. Fakat bu çalışmaların bir kısmında ticari kaygılar ağırlıklı olmuştur. 
Yıldırım boşalmaları, büyük elektrot  açıklıklarında kanal teorisi ile açıklanır. Yıldırım boşalmalarına yol açabilen iletken kanalcıkların ve yüzeysel boşalmaların  başlaması için yerel elektrik alan şiddetinin yaklaşık 5 kV/cm değerini aşması yeterli  olabilmektedir 
Bir bulutta, yük birikmesi sonucu, elektrik alan şiddeti yeteri kadar büyüdüğünde, bulutlar arasında, bulut içinde veya bulut ile yeryüzü arasında (yıldırım) boşalmalar oluşabilir. Kuleler ve benzeri, çevresine göre yüksek yapılarda, elektrik alan şiddeti belirli bir değere eriştiğinde, yukarıya  doğru gelişen yıldırımlar oluşabilir. 
Yıldırımın kutbiyeti, dalga şekli ve akımının tepe değeri, yıldırımın karakteristik büyüklükleridir. Yıldırım boşalmalarının kutbiyeti negatif veya pozitif olabilir. Oluşan yıldırımların %70 -%90’ı negatif kutbiyetlidir. İnsanları, binaları, tesisleri ve donanımları yıldırımın etkilerine karsı korumak amacıyla, yıldırım boşalmalarının kontrolü ve yönlendirilmesi, elektrik mühendislerinin yıllardır devam eden bir uğraşı alanı olup; konuyla ilgili araştırmalar, yıldırım boşalmasının kesin olarak tanımlanamayan bazı belirsiz yanları nedeniyle hala devam etmektedir. 
Yıldırımdan korumada amaç, yıldırımın doğrudan ve/veya dolaylı etkilerini ortadan kaldırmak veya en aza indirmektir. Geçmişte, yıldırımdan korumanın amacı, yıldırıma karşı can güvenliğini sağlama ve yangın önleme ile sınırlıyken; gelişen teknoloji ve yaşam standartları, koruma olgusu ve kapsamını çok daha ileri noktalara getirmiştir.
Ancak, yıldırımın doğrudan ya da dolaylı etkilerine karşı mutlak koruma sağlamanın genellikle çok zor olduğu bilinmektedir. Örneğin, yıldırımdan koruma sistemine ya da yapının bir noktasına yıldırım düştüğünde, sistemin topraklama direnci ve akımın değerine bağlı olarak, toprağa geçiş bölgesinde ve yapının tamamında, tepe değeri yüz kilovoltlar mertebesinde gerilimlere ulaşabilen potansiyel çadırı oluşabilmektedir.

İLGİLİ STANDARTLAR VE YÖNETMELİKLERİMİZ
Ülkemizde, yıldırımdan koruma ile ilgili bir yönetmelik bulunmamaktadır. Yoğun ve kapsamlı çalışmalarla hazırlanan, yıldırımdan korunma yönetmelik taslağı, ilgili bakanlık tarafından, Resmî Gazete’de yayınlatılmadığından, taslak düzeyinde kalmıştır.
Diğer taraftan, yıldırımdan koruma sistemleri ile ilgili olarak, güncel standartlar yayınlanmış olduğu halde, bunların uygulanma zorunluluğunun olmaması ve konu ile ilgili yönetmeliğin bulunmaması nedeniyle çok farklı uygulamalarla karşılaşılmaktadır.
Örneğin TSE, konu ile ilgili eski standardı ve eklerini yürürlükten kaldırıp, IEC (Uluslararası Elektroteknik Komisyonu) standart dizisini yayınladığı halde, ilgili bakanlık, eski standardı hala uygulanması zorunlu standart olarak kabul etmektedir.
Bakanlıkça uygulamada zorunlu tutulan bu standart, radyoaktif yakalama uçlarını ve tesis biçimlerine ilişkin tanımlamaları (Madde 2.1.5.2.7) da içermektedir. Diğer taraftan, TS 622/1990- T1/Mart 2005 tadil standardı, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun 04.01.2000 tarih ve 104 sayılı yazısına dayanarak, Am-241 esaslı radyoaktif yakalama uçlarının pratikte net bir fayda sağlamadığı ve özellikle büyük şehirlerdeki radyoaktivite miktarının yüksek değerlere ulaştığı gerekçeleri ile ithalatına 31.03.2000 tarihinden itibaren izin verilmediği; ancak, tesis edilmiş olan bu tip radyoaktif yakalama uçlarının, ömürlerini tamamlayana kadar kullanılabileceğini ve yine Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun 2001/001 Genelgesi’ne dayanarak, Ra-226 esaslı radyoaktif yakalama uçlarının kullanımını  yasaklamış ve mevcut tesis edilen bu tür yakalama uçlarının sökülmesini hükme bağlamıştır. 
Ancak, bilindiği ve TSE’nin web adresinde de açıkça belirtildiği üzere Türk Standartları Enstitüsü’nün hazırladığı Türk Standartları, ihtiyari niteliktedir. İlgili Bakanlık, bir standardın, can ve mal   güvenliği, çevre korunması v.b. konuları açısından önemli olduğu ve tarafların bu standarda uyması gerektiği kararına varırsa, söz konusu standardı bir tebliğ ile Resmi Gazete ’de yayınlatarak zorunlu uygulamaya koyabilmektedir. Bu standartların uygulanmasında kontrol ve denetim ilgili Bakanlığın yetki ve sorumluluğundadır. Bu şekilde zorunlu uygulamaya konulmuş bir standart revize edildiğinde veya yerine bir başka standart hazırlandığında, Türk Standartları Enstitüsü, bunu ilgili Bakanlığa bildirmektedir. Söz konusu, standart/standartların zorunlu uygulamaya konulması ve eskilerinin zorunluluğunun iptali de tamamen Bakanlığın yetki ve sorumluluğunda olmaktadır.
Nitekim, TSE’nin https://www.tse.org.tr/ web adresinde, TS 622/Aralık 1990, TS  622/1990 – T1/Mart 2005 ve TS IEC 61024-1-1/2002 standartlarının TSE tarafında iptal edilmiş olduğu, ancak TS 622/Aralık 1990 standardının, ilgili Bakanlıkça zorunlu uygulamada tutulduğu belirtilmektedir (erişim tarihi: 29.09.2011). TSE tarafından yayınlanıp yürürlüğe giren seri standardın birinci bölümü, yapıların,  bunların tesisatlarının, içindekilerin ve insanların, yapılara bağlı hizmet tesisatlarının yıldırımdan korunmasında  izlenmesi gereken genel ilkeleri ikinci bölümü, toprağa düşen yıldırım çarpmalarından dolayı yapılarda veya hizmet tesisatlarında meydana gelen risklerin değerlendirilmesi, üçüncü bölümü bir yapının, yıldırımdan korunma sistemiyle fiziksel hasara karşı korunması  ve koruma sisteminin yakınında oluşan dokunma ve adım gerilimlerinden dolayı  canlılara vereceği zararın önlenmesi ile ilgili kuralları , dördüncü bölümü de  bir yapıda bulunan elektrik ve elektronik sistemler için yıldırım elektromanyetik darbesinin sebep olduğu kalıcı arızalara karşı riski azaltma olanağı sağlayan korunma önlemleri sisteminin tasarım, tesis, muayene bakım ve deneyi ile ilgili bilgileri kapsamaktadır. Serinin, TSE tarafından henüz yayınlanmayan, beşinci  bölümü de bir yapıya bağlı hizmet tesisatlarının (temel olarak elektrik ve telekomünikasyon hatlarının) hasarlarını ve arızalarını azaltmaya yönelik olarak alınması gereken önlemleri tanımlamaktadır.
Bu standart serisi, özet olarak, Franklin çubukları ve Faraday kafesinden oluşan klasik koruma sistemini tanımlamakta, eş potansiyel kuşak oluşturmanın ve akım/gerilim darbelerine karşı koruma düzenleri kullanımının gerekliliğine vurgu yapmaktadır.
KAÇAK AKIM RÖLESİ (ARTIK AKIM ANAHTARI) KONTROLÜ
Kaçak Akım Rölesi Ölçümü

İş ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik şartları yönetmeliği gereği elektrik tesislerinde topraklama yapılması gereklidir. Ayrıca 21.08.2001 tarih ve 24500 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliğinin 7. Ve 10. Maddeleri gereğince topraklama zorunlu hale getirilmiştir. Bu tesislerin periyodik kontrolü ise aynı yasanın 1485 sayılı iş kanunun 25.11.1973 tarihinde yürürlüğe giren Parlayıcı, Patlayıcı, Tehlikeli ve Zararlı Maddelerle Çalışan İşyerlerinde Alınacak Tedbirler Hakkındaki Tüzük ’ün 40. maddesi gereği ZORUNLUDUR. Ayrıca 21.08.2001 tarih ve 24500 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliğinin Ek P bölümü gereği tesislerin periyodik kontrolu yapılmalıdır.
 
Kaçak Akım Rolesi Ölçümü
Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği, Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği, TS EN 61557, TS EN 60439, TS EN 61439 standartlarında belirtilen kriterlere uygun olarak uzman mühendislerimiz tarafından yapılır.
Elektrik kontrollerinin standartlarda aksi belirtilmediği sürece periyodik kontrol süresi azami 1 yıldır.

TOPRAK ÖZGÜL DİRENÇ ÖLÇÜMÜ

Topraklama Direnci (toprak direnci) toprağın elektrik akımını geçirebilmesi sırasında gösterdiği tepkidir. Toprak aslında bakır gibi normal iletkenlere göre daha zayıf bir iletkendir. Ancak akım için alan yeteri kadar büyükse, direnç düşük olup toprak iyi bir iletken haline gelebilir. Bu nedenle sistemimizde iletkenler ile toprağın arasında olması gereken bir direnc söz konusudur. Tesis kurulmadan önce bu ölçümler yapılarak, gerekli hesaplamalar ve hazırlıktan sonra tesisat kurulumu gerçekleştirilir.
Toprağın Özdirenci (Özgül Direnç) 1 m3 toprağın direncidir. Değeri toprağın yapısı ve içindeki su oranına bağlıdır. Bir elektrodun toprağa geçiş direnci, toprağın özdirencine bağlıdır. Aşağıdaki tabloda birkaç örnek görebilirsiniz:

Topraklama Ölçüm Raporu
Elektrik tesislerinde can ve mal güvenliği açısından topraklama sistemlerinin yapılması ve işlerliğinin periyodik olarak kontrolü Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği gereği zorunlu tutulmuştur. Kontrollerin düzenli periyotlarla yapılması gerekmektedir. Topraklama tesislerinde muayene, ölçme ve denetlemeler yönetmeliğin 10. maddesinde açıklanmıştır. Her topraklama tesisi, kullanıcı tarafından işletmeye alınmadan önce, montaj ve tesis aşamasında, gözle muayene edilmeli ve deneyden geçirilmelidir.
İşletmeye alındıktan sonra periyodik olarak kontrol edilmelidir. Periyodik kontrol ve denetimler EMO üyesi Serbest Müşavir Mühendis (SMM) belgesine sahip mühendisler tarafından yapılabilir. Topraklama tesislerinin bir  yerleşim planı bulunmalıdır. Montaj sırasında özellikle bağlantılarda korozyona karşı korunma için doğru önlemlerin alındığı, gözle muayene ile kontrol edilmelidir.
 
Topraklama Ölçümü Periyodik Kontrol Süreleri
⦁ Gerek tesis etme aşamasında gerekse işletme dönemindeki muayene, ölçme ve denetleme periyotları;
⦁ Elektrik üretim iletim ve dağıtım tesisleri (enerji nakil ve dağıtım hatları hariç) için: Topraklama ölçümü Süresi 2 yıl,
⦁ Enerji nakil ve dağıtım hatları için: Topraklama ölçümü Süresi 5 yıl,
⦁ Sanayi tesisleri ve ticaret merkezleri için:
⦁ Topraklamalara ilişkin dirençlerinin muayene ve ölçülmesi: Topraklama ölçümü Süresi 1 yıl
⦁ Topraklama tesisleri ile ilgili diğer muayene, ölçme ve kontroller: Topraklama ölçümü Süresi 2 yıl,
⦁ Sabit olmayan tesisler için
⦁  Sabit işletme elemanları için: Topraklama ölçümü Süresi 1 yıl
⦁  Yer değiştirebilen işletme elemanları için: Topraklama ölçümü Süresi 6 ay.
⦁ Parlayıcı, Patlayıcı Tehlikeli ve Zararlı Maddelerle Çalışılan İşyerleri ve İşlerde Alınacak Tedbirler Hakkında Tüzük kapsamındaki topraklama tesisleri ile ıslak ortamlarda çalışılan işyerlerindeki topraklama tesislerinin muayene, ölçme ve denetleme periyotları bir yılı aşamaz.
 
Ayrıca 20.06.2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında 17.07.2013 tarih ve 28710 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İşyeri, Bina ve Eklentilerinde alınacak Sağlık ve Güvenlik Önlemlerine İlişkin Yönetmelik ve 25.04.2014 tarih ve 28628 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği EK III gereği topraklama, elektrik ve paratoner tesisatının etkinliğinin düzenli aralıklarla  kontrol edilmesi  gerekmektedir.

KATODİK KORUMA ÖLÇÜMÜ
Korunacak metali, oluşturulacak bir elektrokimyasal hücrenin katodu haline getirerek, metal yüzeyindeki anodik akımların giderilmesi işlemidir.
Korozyon olayı bu iki reaksiyonun bir arada yürümesi ile gerçekleşir. Elektronlar anottan katoda doğru metal üzerinden akar ve katot reaksiyonu anottan gelen bu elektronları kullanarak yürür. Katot reaksiyonu için gerekli elektronlar dış kaynaktan verilecek olursa, anot reaksiyonu ile elektron üretilemez. Bu durumda anottaki korozyon olayı durmuş olur.
Metale dıştan uygulanan akım ile verilen elektronlar, metal yüzeyinde yürümekte olan anodik reaksiyonları tam olarak durdururken, katodik reaksiyonun hızını da artırır. Anot reaksiyonu artık korunmakta olan metalin yüzeyinde değil, katodik koruma devresinde bulunan anotta yürür. Korunmakta olan metal yüzeyi artık tam olarak katot olur.

İŞLETME VE BAKIMIN ÖNEMİ:
Katodik koruma sistemi, korozyonu önlemede etkili bir sistemdir. Ancak, katodik korumanın işletme ve bakım kontrollerinin periyodik olarak yapılmaması halinde katodik koruma sistemi etkisini yitirir. Zira katodik koruma sistemi toprak altında bulunan metal yapılara uygulanmış olup, sistemin çalışması veya arıza yapması durumu ile ilgili olaylar toprak altında meydana gelir. İşletme ve bakım kontrolleri periyodik olarak yapılmayan ve arızalardan dolayı devre dışı kalan bir katodik koruma sisteminin uygulandığı toprak içerisindeki yapılar kısa sürede zarar görerek tahrip olur. Bu nedenle, sistemin devrede veya devre dışı kaldığını tespit edebilmek için mutlaka periyodik olarak işletme ve bakım kontrollerinin yapılması gerekir.
İŞLETME VE BAKIMDA YAPILACAK ÖLÇÜMLER (GALVANİK ANOTLU SİSTEM):
Galvanik anotlu sistemde korumayı sağlayan anotlar devre dışı kalmadığı sürece herhangi bir sorun ortaya çıkmaz. Bu sistemin ölçüm ve kontrollerinin TS 5141 nolu standartta belirtildiği üzere senede en az 2 defa yapılması gerekmektedir.
Yapılacak ölçümde 1 adet kalibrasyonlu avometre ve 1 adet Cu/CuSO4 referans elektrodu kullanılır. Referans elektrotu yalnız potansiyel ölçümlerinde kullanılır, akım ölçümlerinde kullanılmaz. Sıhhatli ölçüm yapılabilmesi ve omik dirençten dolayı gerilim düşümü olmaması için, referans elektrodu ölçülecek yapının hemen yanına azami 50cm uzaklığına konulması gerekir. Referans elektrodunun konulduğu toprak kuru ise, elektriksel iletkenliği sağlamak için toprağa bir miktar su dökülmelidir.

Sırasıyla şu ölçümler yapılır:

• Sistem / Zemin Potansiyeli (mV)
• Anot / Zemin Potansiyeli (mV)
• Katot / Zemin Potansiyeli (mV)
• Anot Akımı  (mA)

YALITIM (İZALASYON) DİRENCİ ÖLÇÜMÜ
İzolasyon (Yalıtım), herhangi bir izolasyon (yalıtım) malzemesi kullanılarak, ortamdan dışarı veya dışarıdan ortama olan enerji akışının indirgenmesidir.
İzolasyon (Yalıtım) malzemelerinin çeşitli tipleri vardır:
*Isı akışını indirgemek için, ısıl izolasyon malzemeleri (yalıtkanlar).
*Elektrik akışını önlemek için, elektriksel yalıtkanlar.
Elektriksel izolasyon (elektriksel yalıtkan), elektrik enerjisinin yalnızca ilgili iletken üzerinden geçmesini sağlamak, oluşabilecek kısa devre akımlarını önlemek ve canlıların güvenliğini sağlamak için yapılan bir izolasyon (yalıtım) çeşididir. Bu nedenle iletimde kullanılan ürünlerin ortam ile temas edeceği kısımların izole (yalıtkan) malzemelerle kaplanması gerekir.
Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği, tesislerin kurulması sırasında gerekli olan tüm ihtiyaçları sıralamaktadır. Bu koşullar arasında yaklaşım mesafeleri ve can güvenliği konuları da önemle belirtilmektedir.

İZOLASYON DİRENCİ NEDİR? (YALITIM DİRENCİ NEDİR?)
Bir yalıtkanın elektrik akımına karşı göstermiş olduğu dirence izolasyon direnci (yalıtım direnci) denilmektedir.
İZOLASYON TESTİ NEDİR? (YALITIM TESTİ NEDİR?)
Eğer izolasyon testi nedir nasıl yapılır sorusunu kısaca yanıtlayacak olursak; elektrik enerjisiyle çalışan ekipmanlarda, iletken ve yalıtkan bölümler ile birbirine göre yalıtımlı iletken kısımların arasına, standartların öngördüğü seviyede dış kaynaklı gerilim uygulanarak elde edilen izolasyon direnci ölçüm sonuçlarına dayanarak yapıldığını söyleyebiliriz.
Normal çalışma koşullarında gerilimli olan bölümler ile normalde gerilim altında olmayan kısımların yalıtımının sağlanması gerekir. Her ne olursa olsun, enerji taşımayan bölümlere dokunma ile canlıların zarar görmelerini önlemek için standartlarda belirtilen izolasyon testleri (yalıtım testleri) yapılmalı, bütün güvenlik önlemleri alınmalıdır.
İZOLASYON TESTİ NASIL YAPILIR? (YALITIM TESTİ NASIL YAPILIR?)
Basit olarak izolasyon direnci (yalıtım direnci) ölçümü, dielektrik malzemeye DC gerilim uygulanarak yapılır. Dielektrik malzemenin geçirdiği akımın ölçülmesi akabinde uygulanan gerilim üzerinden ohm kanununa göre hesaplanan direnç, izolasyon (yalıtım) direncidir.
Eğer kablo izolasyon testi nasıl yapılır sorusunu cevaplayacak olursak; her bir kablonun birbirine karşı ve toprağa karşı izolasyonlarının kontrol edilmesiyle yapılır diyebiliriz. Bu şekilde fazlar arası, faz-toprak arası, faz-nötr arası izolasyonun sağlanıp sağlanmadığı tespit edilmiş olur.
PANO İZOLASYON TESTİ NASIL YAPILIR? (PANO YALITIM TESTİ NASIL YAPILIR?)
Elektrik devresi ile izolasyonu (yalıtımı) sağlayan maddelerin, kaçak akım oluşumunu engellemesi gerekmektedir. İzolasyon direnci (yalıtım direnci) ölçülürken kullanılması gereken gerilim 1000 V seviyesinde olmalıdır.
TRAFO İZOLASYON TESTİ (TRAFO YALITIM TESTİ)
Trafo sargılarının birbirlerine karşı ve toprağa karşı izolasyonlarının durumunun tespit edilmesi ve işletme koşullarına etkisinin kontrol edilebilmesi için Trafo izolasyon testi (yalıtım testi) yapılmalıdır.
İzolasyon direnci ölçümlerinde elde edilen sonuçlarla birlikte, periyodik aralıklarla yapılan ölçümlerin karşılaştırılmasıyla, transformatörün izolasyon durumu ile ilgili değerlendirmelerin yapılması gereklidir.
İZOLASYON TESTİ (YALITIM TESTİ) NERELERDE YAPILMALIDIR?
-Kablo izolasyon testi,
-Trafo izolasyon testi,
-Elektrik motorları,
-Jeneratörler
İzolasyon direnci (yalıtım direnci) ölçümü elektrik tesisatının, dolayısıyla da işletmelerin ve canlıların güvenliği için önemlidir.
İzolasyon direncinin (yalıtım direncinin) yüksek olması istenir. Düşük değerlerin görüldüğü ekipmanlar devreye alınmamalı, izolasyonu kuvvetlendirilmeli ya da değiştirilmelidir.
İZOLASYON YALITIM TEST CİHAZI (İZOLASYON MEGERİ)
İzolasyon test cihazları, izolasyon (yalıtım) direnci ölçümünü yapan test cihazlarıdır. İzole (yalıtkan) malzemeye farklı kademelerde DC gerilim uygulanarak izole (yalıtkan) malzemenin geçirdiği akımın ölçülmesi akabinde uygulanan gerilim üzerinden ohm kanununa göre hesap yapan cihazlardır. İzolasyon Megeri olarak da adlandırılır.
İZOLASYON DİRENCİ KAÇ OHM OLMALIDIR?
Elde edilen sonuçların yüksek çıkması ölçülen yerin izolasyonunun iyi olduğu gösterir. Bu değer yalıtkanlık direncini ölçmek için uygulanan gerilime bağlı olarak değişmektedir.
Örneğin: Uygulanan gerilim 250 V ise 0,25MΩ; 500V ise 0,5MΩ; 1000V ise 1MΩ olarak sınır değerler belirlenir.